Paris’te yaşamaya başlamadan önce,
yılın en sevdiğim zamanı, yılbaşı günüydü . Bir heyecanla evler süslenir, iş yerleri tatil olur,
yemekler hazırlanır herkes biraraya gelir bir çosku, bir heycan derken bir gün süren bu mutluluk aynı hızla
bitiverir! Ya oldumu şimdi bu, daha yeni ısınmıştık, ne güzel eğleniyorduk ne çabuk
bitti! Ama şimdi şartlar değişti tabii, Paris’te Noel sebebiyle tüm Aralık ayı
aynı heyecan ve çoşkuyla geçiyor. Artık yılın en sevdiğim zamanı, komple Aralık
ayı! Doya doya yeni yıl coşkusunu yaşıyorum. Bütün şehir ışıklandırmalarla
süslü, herkesde bir alışveriş heyecanı ki
“bu işin en sevdiğim kısmı” ve uzun bir Noel tatili.
Benim için, Paris’te bu Aralık ayı da
yine aynı mutlulukla geçti, sadece benim
için değil tabi hem parisliler, hem turistler, en çokta çocuklar hepimiz çok eğlendik,
el ele tutuşup şarkılar söyledik, dünya barışı için mumlar yaktık falan filan
tamam tamam o kadar da değil J Bakalım Aralık ayında
Paris’te neler oldu…
Önüm, arkam, sağım,solum heryer Noel
ağaçlarıyla çevrilmişti. Sokağa çıkıyorum onlar, evlere giriyorum onlar ama
benim gönlümü Galeri Lafayette’in muazzam tavanının altında bulunan bu ağaç fethetti! Galeri Lafeyette bu yılı da her yıl olduğu
gibi Noel ve vitrin süslemeleriyle açık ara farkla önde bitirdi. At yarışı
anlatır gibi oldu ama bir nedeni var; yılbaşı süslemeleri ve vitrinler bu
dönemde kıyafetlerin bile önüne geçer, alışveriş merkezleri birbiriyle
yarışırcasına vitrinlerini dekore ederler ama kim Lafayette’in bu muhteşem iç
mimarisiyle yarışabilirki? Parfüm kokuları eşliğinde, bu şık tavanın altındaki
alışveriş keyfi tabiki rekabet kabul etmiyor.
Lafayette’in
vitrinleri ise, yine çocukların gözbebegi oldu. Hersene Noel sebebiyle
hareketli kukla vitrinleri hazırlarlar ve çocuklar vitrinlere o minik elleriyle
yapışırlar. Bende bir iki çocuğu “nazikçe” iteledikten sonra bir kaç görüntü
almayı başarabildim. Geçtiğimiz
senelerde kukla vitrinlerinin çocuklar tarafından çok sevilmesi üzerine,
sergilemede kullanılan kuklalar daha da geliştirilerek modernize edilmişti.
Kuklaların ipleri kaldırılıp daha teknolojik bir şekilde gösterime sunulmuştu
ama çok enteresan bişey oldu ve çocuklar yeni, teknolojik ve son derece gerçekçi
duran bu vitrinleri hiç sevmediler. O yüzden kuklaların ipleri geri döndü ve
vitrinler eski, nostaljik tarzına büründü, şimdi çocuklar çok mutlu! (çocuk
milletini anlamak mümkün değil)
Ve sırada şehrin dört bir tarafına kurulan Noel
standları ve buz pateni pistleri var. O la la la işte Noel ruhu! Paris’in gece
hayatının ülkemize oranla baya cansız olduğunu düşünürsek, neden bu ayı bu
kadar sevdiğimi anlarsınız. Geceler ışıl ışıl, Eyfel Kulesi’nin üstüne yüklenen
geceyi aydınlatma sorumluluğu bile biraz hafifledi, artık görev dağılımı var,
tüm yük sende değil sevgili Eyfel biraz tatili sende hakkettin doğrusu.
Peki neler mi var bu ışıltılı standlarda ?
‘Fransız usulü herşey’ diye
cevaplandırmak istiyorum. Peynirler, makaronlar, sıcak şarap, Noel için
hediyelik eşyalar… vs. Benim favorim, çikolatalı kreplerdi çok yedim beni tüm
sene idare edecek kadar reservim var şuan.
Champs Elysees’ de ise Noel ayı tam kendine has, sade süslemeleri ve
aydınlatmalarıyla bir başka şık geçti.
Alanının daha
uzun olmasından ötürü stand sayısı diğer bölgelere göre çok daha fazlaydı. Tüm
cadde sağlı sollu Noel standlarıyla cıvıl cıvıldı. Concorde meydanının meşhur dönme
dolabı da “La Grande Roué” müşterilerini bu ay baya memnun etti, yukardan
manzara eminim harikaydı. Ben bu sene binmedim, geçen sene kabin kapısının arasına
sıkışınca bu sene “hafif” bir korku geldi. O yüzden bu görüntüyü aşağıdan,
arabaların yanı, trafiğin tam ortasından çektim. Daha az tehlikeli olur diye
düşündüm yanılmış da olabilirim tabii ama merak etmeyin hala tek parçayım önümüzdeki
aylarda da yazmaya devam edebilicem!
Tıpkı Noel
ağaçları gibi buz pateni pistleride rekabet halindeydi. Ben seçimimi yaptım her
sene Hotel de Ville’in (Paris Belediye Binası) önünde kurulan pisti beğenirdim
hatta cesaret eder kayardım bile fakat aralarında o kadar güzel kayanlar varki
beş dakika sonra derin bir morel bozukluğu içerisinde çocuk bölümüne geçer
rekabet olasılığımı düşürmeye çalışırdım. Rakibim çocuklar olunca şansım
biraz daha yükseliyor haliyle. Ama bu sene kararımı değiştirdim ve birinciliği
Hotel de Ville’in elinden aldım! Şimdi bu
senenin en iyi buz pistini açıklıyorum hazırmısınız ? Ta taaa…
Champs Elysees’de kurulan buz pistini
seçtim! Kutup ayıları ve penguenler eşliğinde ağaçların arasında paten
keyfi. Çocuklar için Hotel de Ville’e
nazaran daha samimi bir ambiyansı vardı. Sonuçta Noel en çok çocukları
sevindiriyor, bu onların dünyası bir de benim!
Paris’te güzel bir yıl daha geçti,
kendime yıl sonları, acaba bu güzel şehre olan hayranlığım azalıyormu diye sene
sonu yoklaması yapıyorum ama hayır hiç azalmıyor aksine yeni yerler keşfettikçe
heyecanım artıyor.
Genel olarak Aralık ayını
değerlendirecek olursam çok renkli geçti diyebilirim ama herzamanki gibi Noel’i
en iyi değerlendirenler çocuklar oldu. O yüzdendir ki çocuklu aileler için,
yeni yılda Paris tatili mantıklı bir seçimdir. Bu her iki taraf açısından
memnuniyet verici olur çünkü, bilirsiniz ki çocuğunuzla yaptığınız bir atlı
karınca turunda kafanızı çevirip baktığınızda muhteşem görkemiyle Eyfel tam
karşınızda olacaktır!
Hepinize iyi seneler diliyorum. Umarım bu sene
yolunuz Paris’e düşer.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder